Stajyer Avukat Olacaklar için Büro Seçme ve İş Görüşmesi Rehberi

13 min


92

Bu yazımda sizlere yasal stajımızı yapacağımız büroyu seçerken nelere dikkat etmemiz gerektiğini anlatacağım ve iş görüşmeleri için tüyolar vereceğim. Bir hukuk bürosunun internetteki ilanından o büroyla ilgili isabetli çıkarımlar yapmayı öğreneceksiniz. En fazla 20 dakikalık bir iş görüşmesi sonunda görüştüğünüz büroyla ilgili isabetli çıkarımlar yapmayı da öğreneceksiniz.

Hukuk fakültesinden mezun oldunuz ve iş arama sürecine başladınız. Eğer şanslıysanız 1-2 iş görüşmesinin ardından standart düzeyde bir hukuk bürosuyla anlaşırsınız veya bir tanıdık vasıtasıyla güzel bir büro bulursunuz. Ama benim gibi inatçı olanlar çalışacağı büroyu bulmak için en az 20 küsur büroyla görüşmek zorunda kalacak. 

Bu yazımda iş görüşmelerinde başımdan geçen kimi zaman komik ve şaşırtıcı, kimi zamanda sinirlendirici olaylardan yeri geldikçe bahsedeceğim.

Nasıl Bir Büro?    

Stajyerliğin amacı ustalaşacağınız mesleği öğrenmektir. Dolayısıyla staj yapacağınız büroda irdeleyeceğiniz husus avukatlık yapmayı öğrenebileceğiniz bir yer olup olmadığıdır. 

Bir stajyer avukatın mesleği öğrenebilmesi için;

a)Mümkün olduğu kadar geniş yelpazede dava çeşitliliği görmesi gerekir. 

Dolayısıyla sadece 1-2 hukuk alanında uzmanlaşmış hukuk bürolarını tercih etmemenizi öneririm. Diyelim ki stajınızı sadece sigorta hukuku alanında çalışan bir büroda yaptınız. Burada sigorta hukukunu çok iyi öğrenirsiniz ama diğer hukuk alanlarıyla ilgili tecrübeniz olmaz. İlerleyen yıllarda başka hukuk alanlarında da çalışmak isterseniz bir bocalama sürecinden geçmeniz kaçınılmaz olur. Fakat hedefinizde tek bir hukuk alanında uzmanlaşmak varsa tercih sizindir. Mesela sadece deniz ticareti hukuku alanında çalışmak istiyorsanız sadece bu alanda faaliyet gösteren bir hukuk bürosunda çalışmayı tercih edebilirsiniz. Eğer uzmanlaşmak istediğiniz alanı belirlememişseniz dava çeşitliliği olan bir büroda çalışmanızı öneririm.

b)Stajının ayak işleriyle heba olmaması gerekir.

Burada ayak işlerinden kastettiğim şey adliye işlemleri, fotokopi çekmek, büroya kırtasiye malzemeleri almak vb. işlerdir. Uluslararası alanda çalışan hukuk büroları için çeviri yapma işini de ekleyebiliriz. Saydığım işleri küçümsediğimi düşünmeyin. Bence bir stajyerin hukuk bürosu işletmekle ilgili ne kadar iş varsa hepsini yapması gerekir. Fakat ayak işleri, mesleği öğrenmeye engel teşkil edecek düzeye ulaşıyorsa orada bir sorun olduğu açıktır. 

Adliye işlemleri hayati düzeyde önemlidir ve her stajyer adliye işlemlerinde ustalaşmalıdır. Kendi büronuzu açtığınız zaman hem kendi işinizi görebilmeniz hem de stajyerinizi doğru yönlendirebilmeniz için adliye işlemlerini çok iyi düzeyde bilmelisiniz. Stajyerinizi yanlış yönlendirirseniz çok büyük hatalar yapabilir ve çok yüksek miktarda tazminat talepleriyle karşılaşabilirsiniz.

Fakat adliye işlemleri stajın %70'inden fazlasını işgal ediyorsa orada bir durun. Sizin mesleği öğrenebilmeniz için dilekçe yazmanız, hukuki araştırmalar da yapmanız gerekiyor. Stajın ilk 4 ayında icra işlerinin oran olarak daha fazla olması anlaşılabilir bir durumdur. Çünkü ilk aylarındaki bir stajyerin dilekçe yazması kolay olmayacaktır. Ama zaman ilerledikçe icra işlerinin yoğunluğu %70'ten daha aşağıya düşmeli ve stajyere dilekçe yazımı, araştırma yapma işleri de verilmelidir.

İş Görüşmesi Anısı: Osmanbey'deki bir hukuk bürosuyla yaptığım görüşmede bana icra işi/diğer işler yoğunluğunun %70 ile başladığını ve zaman ilerledikçe bu yoğunluğun azaldığını, ikinci altıncı ayda oranın %50-%50'ye düştüğünü söylediler. Ben de icra işlerinin ne kadar vakit aldığını ve dilekçe yazımı-araştırma işlerine vakit kalıp kalmadığını sordum. Stajyerlerin icra dışındaki işlere zaman ayırmak için akşam 9-10'lara kadar büroda kaldığını söylediler(tam tahmin ettiğim gibi.). Sonuç: İşe almadılar. 

TÜYO: İnternet ilanlarında; 

  • "çalışma tecrübesi olan stajyer arayışımız bulunmaktadır.", "icra tecrübesi aranıyor" gibi ibareler olan bürolardan çalışma tecrübeniz varsa bile uzak durun. Bu bürolar size avukatlığı öğrenme imkanı sunmayacaktır ve tek dertleri cüzdanlarına girecek para olup sizi köle gibi çalıştıracaktır(istisnalar saklıdır ama sayıları azdır). Günlerinizin Çağlayan'dan Büyükçekmece Adliyesine, oradan Kartal Adliyesine gitmekle heba olması ihtimali bulunmaktadır. Stajyerden tecrübe aramak saçmalığına değinmiyorum bile. Bu bürolar daha "stajyer" kelimesinin anlamını bile bilmemektedir.
  • "dava ve icra çeşitliliği bulunan büromuza" gibi bir ibare varsa iş görüşmesinde hangi hukuk alanlarına bakıldığını ve stajyerin bu davalarla ne kadar içli dışlı olacağını mutlaka sorgulayın. 

İş Başvurusu Anısı: Bir avukatla telefon görüşmem:

Ben: Merhaba (….) Bey. Bay (…) bana stajyer aradığınızı söyledi.

Avukat: Aaa, evet. Hangi okuldan mezunsun?

Ben: (X) Üniversitesi

Avukat: Çok güzel. Bizim icra takip elemanımız haftaya işten ayrılıyor. Onun yerine eleman arıyoruz.

Ben: !!! BEYİN ERROR !!!

Görüşeceğiniz büronun müvekkilleri arasında bankalar bulunuyorsa çok yoğun bir şekilde icra işleri yapacağınızın garantisini verebilirim. Bu bürolarda icra işi/diğer işler oranını özellikle sorgulayın.

Uluslararası çalışan bir hukuk bürosuyla görüşüyorsanız çeviri işi meselesini de sorgulayın. Stajınızın ezici çoğunluğu çeviri yapmakla geçiyorsa orada durun. Siz yeminli tercüman değilsiniz. Orada staj yapma amacınız mesleği öğrenmek. Fakat çeviri işi stajın sadece belli bir bölümünü oluşturuyorsa o işten kaçmayın da.

Fotokopi çekmek, kırtasiye işleri gibi işler için de aynı durum geçerli. Bu işleri yapmaktan imtina etmeyin. Ama bu işler mesleği öğrenmenize engel olacak yoğunluğa ulaşıyorsa orada durun. Stajınızı fotokopi çekerek geçirmeyin. 

Sizden büroyu temizlemeniz veya avukatın ayakkabısını boyamanız gibi bir istekte bulunulursa, söylememe bile gerek yok, istenilen işi yapmayın. Stajyer avukat olduğunuzu unutmayın.

c)Yanında çalışan avukatların onun bir stajyer olduğunun farkında olması gerekir.

Stajyere, tecrübesiz olduğu için stajyer denir. Tecrübesiz olduğu için, özellikle stajının ilk aylarında, sıklıkla hatalar yapacaktır. Stajyer çalıştıran avukatların da bu durumun farkında olması gerekir. 

Hukuk fakültelerinde teorik terimleri öğreniriz ama teorik terimlerle uygulamada kullanılan ifadeler çok farklıdır. Kimse hukuk fakültesinde takyidatın, reddiyatın, muhaberenin, icra kotasının ne olduğunu öğrenmedi; kimse bir icra takibi başlatmak için icra dairesinde yapması gereken işlemleri öğrenmedi. Avukatlığın uygulama boyutu stajda öğrenilir. Stajına yeni başlamış stajyer avukat adliyede kısa bir süre içinde sudan çıkmış balığa döner. Çünkü icra dairelerinde, mahkeme kalemlerinde kullanılan "uygulama dili" ile stajyerin bildiği dil bambaşkadır. Bu nedenle stajyerliğin bir başka boyutu "uygulama dilini" okumayı ve yazmayı öğrenmektir, ilköğretim 1.sınıftaymış gibi hissedersiniz. 

Stajyer çalıştıran avukat, stajyerin bu durumunu bilmeli, onunla empati kurmalı, ona yapacağı işi en ufak detayına kadar anlatmalı ve stajyerin sorularını sabırla cevaplamalıdır. Özellikle size talimat verecek avukatların bu sabra sahip olması çok önemlidir. Aksi durumda çok büyük iletişim sorunları ortaya çıkacaktır.

d)Yanında çalışan avukatların onun bir insan olduğunun farkında olması gerekir.

Bu mesele stajyer avukatların kanayan yarasıdır. Bazı patron avukatlar stajyer avukatların bir insan olduğunu idrak edemezler, onu bir köle gibi görürler, stajyerin omuzlarına bir insanın normal çalışma kapasitesinin üzerinde iş yüklerler, 09:00-22:00 gibi olağanüstü mesai saatleri belirlerler ve bazen cumartesi de stajyerlerin tam gün çalışmalarını beklerler ve tüm bunlara rağmen stajyerden verim beklerler (Ben her gün sabah 9'dan akşam 9'a kadar verimli çalışan birini görmedim, siz gördünüz mü?) Hatta stajyerlerine kötü sözler söyleyen, mobbing uygulayan avukatlar bulunmaktadır.

Bahsettiğim bu patron avukatlar bilmezler ki, eğer stajyerlerinin bir insan olduğunu idrak etmeyi seçseler ve yapılacak işlerin yoğunluğu ile stajyerin mutluluğu arasında sağlam bir denge kursalar stajyerden alacakları verim kat be kat artacak. Hukuk bürosunun işleri çok mu yoğun? Bunun çözümü az elemanla çok iş yapmak değil daha çok eleman almaktır. Bu duruma "maaş ödeyemeyecek durumda olunması" savunmasının yapılması %99 olasılıkla isabetsizdir. Çünkü stajyer avukatlar için sigorta yapılması kanunen yasak olduğundan stajyer avukatın büroya maliyeti yok denecek kadar azdır. Piyasadaki stajyer avukat maaşları malumunuzdur.

İş görüşmesinde bu avukatlar kendilerini belli edeceklerdir.

İş Başvurusu Anısı: Baro bilgi havuzuna stajyer ilanı vermiş bir avukataCV'mi gönderdim. İlanda büronun tam adresi yoktu. Sadece Şişli'de olduğu bilgisi vardı.

E-mail üzerinden gelen cevap: Pazartesi sabah 11'de görüşmeye gelebilirsiniz.

Ben: Büronun tam adresini atabilir misiniz?

Avukat: Avukat olacaksın, başka bir avukatın adresini bulamıyor musun?

Avukatlar arasında birbirlerinin adresini baro levhası üzerinden bulma geleneği vardır. Fakat bunu iş tecrübesi olmayan bir genç nerden bilsin? Ayrıca stajyer ilanı veren bir avukat neden tam adres koymaz? Her neyse, benim verdiğim cevap:

Ben: Avukatlık yapıyorsunuz, biraz daha saygılı bir üslubunuz yok mu? 

Gelecekteki stajyerinizle iyi çalışmalar dilerim. İlginiz için teşekkürler.

İş Görüşmesi Anısı: Levent'te bir hukuk bürosu…

Avukat: Neden bu kadar geç mezun oldun?

Ben: Ekim ayında tek ders sınavına kaldım.

Avukat: Hangi dersten?

Ben: (Dersin ismini söyledim.)

Avukat: Hocanızın adı neydi?

Ben: (Sadece soyadını hatırlayabildiğim için soyadını söyledim.)

Avukat: Adını hatırlamıyor musun? Ben okuldan 30 yıl önce mezun oldum. Tüm   hocalarımın ismini hala hatırlarım. 

Görüşmenin ilerleyen dakikalarında…

Avukat: … biz müvekkillerimize hizmet veriyoruz. Sonra da senin hocanın adını    unuttuğun gibi biz de onların adını unutuyoruz.   

İş Görüşmesi Anısı: Gayrettepe'de bir hukuk bürosu…

Avukat: (Çok alakasız bir anda) Sen biraz tutuksun galiba. Ha ha ha ha!

Ben: ??? 

Anlattığım bu anılar sizi umutsuzluğa sürüklemesin. İyi niyetli ve insancıl birçok avukatla da iş görüşmesinde bulundum. Fakat stajyerini insan olarak görmeyecek avukatları tanımanız açısından bu örnekleri seçtim.

İş görüşmesinde bu durum doğrudan anlaşılmasa bile karşınızdaki insanın sizde oluşturduğu his üzerinden çıkarımlar. yapabilirsiniz. Altıncı hissiniz size doğruyu söylüyordur. 

İş görüşmenizde böyle insanlarla karşılaşırsanız, maaşı ne kadar yüksek olursa olsun o büroda çalışmayın. Geçimimi sağlayacağım derken psikolojik sağlığınızdan olmayın. 

Huzur, kazandığınız paradan çok daha değerlidir. O kadar değerlidir ki paha biçilemezdir. Huzuru paraya tercih ederken içiniz rahat olsun. Avukatlık mesleğini de mutluluğunuzu sağlamak için yaptığınızı unutmayın. Fikrimce ekonomik olarak zor durumda olsanız bile böyle insanların altında çalışmamalısınız.

Uyarı: Kötü söz söyleme, mobbing, ses yükseltme gibi durumları kesinlikle tolere etmeyin. Avukatlarla aranızdaki tek farkın tecrübe olduğunu ve bir yıllık stajdan sonra sizin de avukatlık ruhsatı alacağınızı unutmayın. Unutanlara da hatırlatmaktan çekinmeyin.

Gelelim mesai konusuna… Genellikle çoğu büroda akşam 19:30-20:00'lere kadar fazla çalışma olabiliyor. Ama akşam 21:00'e kadar çalışmanızı tavsiye etmiyorum. Sürdürebilir hiçbir yanı yok çünkü. Haftasonu çalışmanızı da aynı şekilde tavsiye etmiyorum. Haftaiçi 9-6 çalışmak bile yeterince yorucuyken haftasonu da çalışırsanız hayat kaliteniz dibe vuracaktır. Fakat büronun işleri gerektirirse, süreklilik arz etmemesi şartıyla, cumartesi günleri çalışılabilir ve fazla mesaiye kalınabilir.

TÜYO: İnternet ilanlarında "esnek çalışma saatlerine ayak uydurabilen", "dinamik" vb. ibareler barındıran bürolarla görüşürken fazla çalışmayla ilgili aklınızda soru işareti olsun ve iş görüşmesinde bu konuyu sorgulayın.

1200 TL maaş artı yol-yemekten aşağı ücreti kabul etmeyin. Yemek ücreti günlük en az 15 TL olmalıdır. Eğer 1200 TL'den az bir teklif aldıysanız sadece yukarıdaki özellikleri taşıyan büroların teklifini kabul etmeyi düşünebilirsiniz. Staj döneminde büyük paralar kazanma hayaliniz olmasın. 1000 TL'den daha az ücreti kesinlikle kabul etmeyin(İstanbul için konuştum).

TÜYO: İlanlarında açıkça ücret ödemeyeceklerini söyleyen bürolar vardır. Bu bürolarda emeğinizin sömürülmesine izin vermeyin.

İş görüşmesinde maaş beklentiniz sorulursa "1400 TL artı yol-yemek" cevabını verin. Bu cevabı verirken kesinlikle çekinmeyin. Asgari ücretten daha az bir miktar önerdiğinizi unutmayın. Uluslararası müvekkilleri olan ve iyi paralar kazanan bir büro söz konusu ise daha yüksek rakamlar önerebilirsiniz. Yüksek rakam önermeniz karşı tarafa sizin kendinize değer verdiğiniz mesajını verir. Eğer karşınızdaki kişi stajyeri insan olarak görmeyen biriyse sizin kendinize değer vermeniz onu rahatsız edecektir ve sizi işe almayacaktır. Böylece sakıncalı bir büroda zaman kaybetmemiş olursunuz. Yüksek rakam önerdiğiniz için işe alınmamaktan korkuyorsanız; ben bu soruya hep aynı cevabı verdim ve an itibarıyla bu miktara yakın bir maaş alıyorum. 

İş Görüşmesinde Ne Yapmalıyız?

İnternette bu konuyla ilgili yazılar işyerinin sizi beğenmesini sağlamak üzerinedir. Fakat bunların çok azı iş görüşmesinde sizin de görüştüğünüz işyerini değerlendirmenizi öğütler. Ben burada her iki konu için de tavsiyede bulunacağım.

1)Bana kendinden bahset.

İş görüşmesine giderken bu soruya mutlaka ama mutlaka hazırlanmış olmalısınız. Görüşeceğiniz büro eğer bir Legal 500 bürosuysa bu soruyla karşılaşma ihtimaliniz tavan yapmaktadır. Bu soruya hazırlıklı olmazsanız başınıza bu gelir:

İş Görüşmesi Anısı: Levent'te bir Legal 500 bürosu… Hayatımın ilk iş görüşmesi…

Ben: ( Heyecanlı halde görüşmeyi yapacak avukatı toplantı odasında beklemekteyim. Avukat gelir ve masanın karşısında yerini alır.)

Avukat: Merhaba, bana kendinden bahset.

Ben: (….)

O kadar beklemediğim bir soruydu ki afallayıp kaldım. Detaycı biriyim gibi zayıf cevaplar verdim. 

Avukat: (benim tıkandığımı görünce) Ben sorayım o zaman, nerelisin?

Görüşmenin devamında bir soru daha: Bana kendinle ilgili CV'nde olmayan ne anlatabilirsin?

Ben: (….)

Bu sorulara hazırlıklı olmadığım için görüşmenin büyük kısmı bu zor sorulara cevap aramakla geçti. Sonuç olarak işe alınmadım.

Peki bu soruya ne cevap vermek gerekir? Sizin seçiminize kalmış. Memleketinizi, ebeveynlerinizin mesleklerini söyleyebilir; kardeşlerinizin eğitim durumundan bahsedebilirsiniz. Gelecekle ilgili kariyer planlarınızdan konuşabilirsiniz. Kişilik özelliklerinizi anlatabilirsiniz. Hobileriniz hakkında bilgi verebilirsiniz. Karar sizin. 

Bu soruyla karşılaştığımda verdiğim cevap yaklaşık olarak buydu: Memleketim X şehri, bir kardeşim var, Y Üniversitesinin Z bölümünde okuyor, uzmanlaşacağım alana karar vermediğim için mesleğin ilk yıllarında mümkün olduğunca çok dava çeşitliliği görmek istiyorum, genel olarak ciddi ve sakin biriyim, derin konular üzerine düşünmeyi severim vs.

Bir Legal 500 bürosunda "Derin konular üzerine düşünmeyi severim." dediğimde "Hangi konular mesela?" sorusuyla karşılaşmıştım. Bu sorunun ne kadar önemli olduğunu siz düşünün.

Aklınıza anlatacak başka bir şey gelmezse "Bunlar dışında sizin hakkımda bilmek istediğiniz bir şey var mı?" sorusunu sorarak topu karşı tarafa atın.

2) Dış görünüşünüze dikkat edin.

İlk izlenim çok önemlidir. Bu nedenle iş görüşmesinde mümkün olduğu kadar şık olmalısınız (büroda katı bir kıyafet uygulaması olmasa bile.). İnternette detaylı tavsiyeler bulabilirsiniz. 

3) Rahat olmak

İlk iş görüşmelerinizde utangaç ve/veya kaygılı olabilirsiniz. Endişelenmeyin. İş görüşmelerinde bulundukça o utangaçlık ortadan kayboluyor. İlk iş görüşmemde yanaklarımın ateş gibi yandığını hala hatırlarım. Fakat zaman geçtikçe o utangaçlığımdan eser kalmadı. Gittiğim son iş görüşmelerinde o kadar rahattım ki kendimi evimdeymiş gibi hissediyordum.

Kaygılanırsanız sizin gibi birçok adayın da aynı büroyla görüştüğünü/görüşeceğini unutmayın. Kimseden eksik değilsiniz.

4)İş görüşmesinde değerlendirme yapan taraf sadece hukuk bürosu olmasın.

Siz de büroyu yukarıdaki ölçütlere göre veya kendi belirlediğiniz ölçütlere göre değerlendirin. Sorular sormaktan çekinmeyin. "Stajyerlerin başarısını hangi kıstaslara göre ölçüyorsunuz?", "Sizden ne zaman haber alabilirim?", "Stajyerlerden tam olarak hangi işleri yapmasını bekliyorsunuz?" gibi soruların olumlu etkileri olabildiğini gözlemledim. Hatta bazı bürolar stajyer adaylardan bol bol soru sormalarını beklemektedir.

Büroyu değerlendirmeye başladığınız zaman görüşme yaptığınız avukata kendinizi beğendirme konusundaki kaygınız azalmaya başlar. Bu kaygı sağlıklı miktarda bulunmalıdır ama dozu kaçırılmamalıdır. Unutmayın, iş görüşmeleri her iki tarafın da birbirini değerlendirmesi için yapılır.

Son Sözler

Bu yazıdaki tavsiyeler, stajyer avukatlığın geçirilebileceği ideal şartlardaki bir büro arayan ve bu yolda sabır göstermek isteyenler içindir. Bu tavsiyelere uyduğunuzda büroların %60'ından olumsuz cevap alma ihtimaliniz bulunmaktadır.

Yazının başında 20 küsur iş görüşmesine katıldığımı söylemiştim. Bunun sebebi yukarıdaki şartları taşıyan bir büroda çalışmak konusunda inatçı olmamdı. İçime sinmeyen hiçbir teklife olumlu cevap vermedim. Yaklaşık bir aylık bir süreç sonucunda hala çalışmakta olduğum büroyla anlaştım. Maaşım standart stajyer maaşının bir tık üstünde. En önemlisi de bana insan olarak değer veren avukatlarla çalışıyor olmam. Ekonomik gücünüz sabretmeye elverdiği müddetçe sizin de kendinize uygun bir büro bulabileceğinizi düşünüyorum.

En kısa sürede herhangi bir büroda işe başlamak isteyenler iş görüşmesinde şu cümleyi kurabilir: "Her işi yaparım."

Zorlu iş arama sürecine girecek bütün meslektaşlarıma başarılar diliyorum. Avukatlık mesleğinin en zor geçtiği stajyerlik dönemini en rahat şekilde geçirmenizi umarım. Sizden ricam gelecekte stajyerinizi çalıştırırken, kendi staj döneminde yaşadıklarınızı unutmamanız. Avukatlar bunu unutmuş gibi görünüyor.

[zombify_post]


Beğendiniz mi? Arkadaşlarınızla Paylaşın!

92

13 Yorum

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

  1. Tam olarak şu günlerde yasadigin şeyler anlatılmış 20 yerle görüşen birinin varlığını duymak umut oldu bana:)

    1. Yorgun stajyer selam, umarım güzel bir büro bulabilmişsindir. Hiç endişen olmasın, genç avukatların çoğu böyle bir dönemden geçiyor. Ben şu an ruhsatını yeni almış bir avukat olarak iş arama bakımından daha uğraştırıcı bir dönemden geçiyorum. Artık belli bir yerden sonra iş görüşmelerini saymayı bıraktım. Ama zor olması sıkıntılı olduğu anlamına gelmiyor. Hatta çok eğleniyorum 🙂 Avukat camiası üzerinde bolca gözlem yapma şansım oldu.
      Zamanı geldiğinde ruhsatını yeni almış avukatlar için de bir yazım olacak. Başarılar!

      1. Ruhsatını yeni almış avukatlarla ilgili yazılarınızı ve bu tarzda tecrübelerinizi paylaştığınız yazılarınızın devamını bekliyorum. Teşekkürler.

  2. Elinize sağlık çok aydınlatıcı bir yazı olmuş kafamdaki soru işaretlerini giderdi

  3. elinize sağlık bende stajımı tamamlamak istiyorum fakat avukatlık yapmak gibi bir niyetim yok fakat yinede köşede bir yerlerde dursun diye tamamlayacağım ancak bi akrabamın bürosu var uzun yıllardırda avukatlık yapıyor gel sen bende başlat stajını uğramana bile gerek yok git hakimlik sınavınla uğraş ona çalış dedi böyle bir şey mümkünmüdür acaba merak ettim.

  4. Tam olarak ihtiyacım olan bir yazı kaleme almışsınız,emeğiniz için teşekkür ederim.

  5. Tecrübelerinizi çok güzel aktarmışsınız, kendi adıma teşekkür ederim. Ben ingilizce hukuk okuyan bir öğrenciyim fakat %30 ingilizce benim okulumda. Şuan 4. Sınıftayım ve tek dersten kaldım. Yaklaşık 1,5 ay sonra tek ders sınavına gireceğim ve açıkcası geriliyorum. Bir yandan da uluslararası bir hukuk bürosunda çalışmak istiyorum ve artık sadece ingilizcenin yeterli olmadığını görüyorum. Halbuki ingilizcem bile gerektiği kadar iyi değil. İyi bir hukuk bürosunda çalışmak için toefl gibi bir sınava hazırlanmak mı mantıklı olur yoksa ikinci bir dil öğrenmeye başlamak mı? Bir fikriniz var mı? Yeterlilik sınavları, uluslararası hukuk bürolarına işe alımlarda ne kadar etkili olur?

    1. KCG selam. Kaygılanman çok normal ama meslek yolunda küçük bir miktar ilermiş bir gelecek meslektaşın olarak söyleyebilirim ki büyük bir kaygıya gerek yok. Su akıyor ve er ya da geç yolunu buluyor.

      İyi düzeyde bir İngilizce ve ikinci bir yabancı dil her zaman avantajdır, çağrıldığın iş görüşmelerinin sayısını artırır. Ama iyi bir meslek hayatının olması ve iyi bir avukat olmak için İngilizce bilmek şart değildir. Bu bakımdan uluslararası müvekkillerle çalışan bürolarda çalışmak bir zorunluluk değildir. Yani uluslararası bürolarda çalışmayı olduğundan daha önemli görmemek lazım. Uluslararası bürolar hukuk mesleğinde ilerleyebileceğin yollardan sadece bir tanesi. İyi bir sertifikaya sahip olsan bile başvurunun reddedileceği birçok büro olacaktır. Ama uluslararası alanlara ilgin varsa neden bu ilginin peşinden gitmeyesin?

      İngilizce seviyesi olayına gelecek olursak; Yargıtay kararlarını Türkçeden İngilizceye çevirebilmek, müvekkile davasıyla ilgili İngilizce rapor verebilmek ingilizce AİHM kararlarını anlayabilmek, uzun ve karmaşık cümleleri hem Türkçeden İngilizceye hem de İngilizceden Türkçeye çevirebilmek çok önemlidir. Bütün bu saydıklarımı yaparken bürolar sözlük kullanmana müsaade edecektir. Fakat sağlam bir İngilizce bilgisine ve gramer bilgisine, özellikle de relative clauses konusuna çok hakim olman gerekir. Eğer bir İngilizce temelin varsa bu seviyeye gelmen zor olmayacaktır. Pratik yaparak dediğim seviyeye ulaşman mümkün. Hukuk ingilizcesiyle ilgili olarak AİHM’in HUDOC veritabanından İngilizce AİHM kararlarını düzenli olarak okuyabilirsin. Hukuk İngilizcesi demek kelime bilgisi demektir.

      İkinci yabancı dil bilmek sadece ikinci yabancı dil arayan bürolarda büyük avantaj sağlar. Uluslararası alanda çalışmak istiyorsan ve ilgi duyduğun bir yabancı dil varsa neden öğrenmeyesin?

      Yüksek puanlı IELTS veya TOEFL sertifikası kesinlikle artı bir puandır. Çağrıldığın görüşme sayısını artırır. 7.0 ve üstü bir IELTS ve dengi bir TOEFL sertifikası uluslararası çalışan büroların aradığı yabancı dile sahip olduğuna karine teşkil edecektir.

      Kolaylıklar dilerim. Tek ders sınavında başarılar.

  6. Yazınızı çok beğendim, gerçekten de büro arayanlara yönelik faydalı ve rahatlatıcı bir yazı olmuş. emeğinize sağlık. Fakat ben yaz stajı için büro aramaktayım elliden fazla büroya cv göndermeme rağmen dönüş alamadım. Büsbütün bir umutsuzluğa kapıldım. sizce nerede hata yapıyorum veya cv gönderirken dikkat etmem gerek bir nokta var mı? Cevaplarsanız çok sevinirim ayrıca maalesef ki dil bilgim yok,bu sebepten olabilir mi sizce?

    1. Ayşenur merhaba, sorduğun sorunun birçok farklı cevabı olabilir. Eğer başvurduğun bürolar yabancı dil beklentisi olan bürolar(özellikle de Legal500) ise, bu bürolar adaylardan genellikle iyi düzeyde İngilizce beklerler. Ama yabancı dil bilgisi gerektiren işlerin olmadığı bürolara başvurduysan pek çok ihtimal var ve bu ihtimallerin büyük çoğunluğu da başvuran aday kaynaklı olmaz. Çünkü büroların yaz stajyeri adaylarından, henüz öğrenci oldukları için, çok büyük kalifiye özellik beklentileri olmaz. Başvurduğun bürolar yaz stajyeri aramıyor olabilir mi? Eğer İstanbul’da yaşıyorsan baronun hukuk fakültesi öğrencisi ilanlarına göz atmak isteyebilirsin. Başvurduğun bürolar bir yaz stajyeriyle hali hazırda anlaşmış da olabilirler. Bazı bürolar sadece belirli zamanlarda yaz stajyeri alımı yaparlar. Bu zamanlar hakkında bilgi sahibi olmak için büroların internet sitelerini inceleyebilirsin. “CV gönderirken yapılan hata” ile CV hazırlamayı kastediyorsan bu sorunun cevabı için CV’ni bir avukat tanıdığınla veya arkadaşlarınla beraber gözden geçirebilirsin. Ama CV’nin görsel açıdan gösterişli olmasına gerek olmadığı gibi, henüz öğrenci olduğun için, çok kalifiye özelliklere veya tecrübeye sahip olman da gerekmez.
      Soruna maalesef bu şekilde ihtimaller üzerinden cevap verebiliyorum. Ama umutsuzluğa kapılmanı gerektirecek bir durum olmadığını rahatlıkla söyleyebilirim. Stajyer avukat olduktan veya ruhsatını aldıktan sonra da başvurduğun birçok büro sana geri dönüş yapmayacaktır. Çok iyi düzeyde yabancı dil bilgisi olan avukatlar bile genellikle her başvurduğu bürodan dönüş almazlar. Büro arayışında başarılar dilerim.