Günümüzde teknoloji alanındaki gelişmelerin etkisiyle hukuki sorunların çeşitlilik kazandığı konusunda hepimiz hemfikiriz. Bu gelişmeler, hukuki boyutta yeni iş sahalarını ortaya çıkarmakla birlikte, zaman zaman da daha önce sorun haline gelmeyen konuların yargıya taşınmasıyla gündeme gelebiliyor.
İşte bu teknolojik gelişmelerden biri de hemen hepimizin ne olduğunu bildiği ve son yıllarda oldukça yaygınlaşan yüz tanıma sistemi. Bilindiği üzere genellikle giriş güvenliğinin önemli olduğu yerlerde kullanılan bu yöntem, insan yüzünün belli kısımlarını analiz edip yüz tanıma programına göndererek kimlik tanıması sağlar. Yüz tanıma sistemi genellikle firmalarda, fabrikalarda, ofislerde ve diğer iş merkezlerinde kullanılabileceği gibi her türlü kamu ve özel kurumların da bu sistemi kullandığı görülmektedir.
Yazının başında belirttiğimiz gibi, bu yenilikler kimi zaman bir dava konusu da olabilmekte. İşte bu konu da geçtiğimiz günlerde Antalya 2.İdare Mahkemesi’ne taşındı. Olayı özetleyecek olursak:
Akdeniz Üniversitesi’nde bu yılın başında giriş-çıkışlar yüz tanıma sistemiyle takip edilmeye başlanmış, bunun için cihazlar da yerleştirilmişti. Yerleştirilen bu cihazlar hakkında Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası, AÜ Rektörlüğü Üniversitesi Hastanesi Başmüdürlüğünün Mart 2018’de parmak izi, yüz tanıma veya görüntülü kamera yoluyla kartlı geçiş yöntemleriyle mesai yapılabileceğine yönelik bir düzenlemenin olmadığı gerekçesiyle uygulamanın iptali için idare mahkemesine başvurdu.
Antalya 2’nci İdare Mahkemesi’nde açılan davada, biometrik yöntemlerle mesai takibinin yasalara aykırı olduğu savunuldu. Hastane yönetimi ise verilerin başkasına devredilmediğini öne sürdü.
Mahkemenin kararı şöyle: “Personelin fotoğrafını çekip öncesinde sistemde kayıtlı fotoğrafı ile eşleştirme yaparak ilgililerden kişisel veri alınması niteliği taşıyan ‘yüz tanıma sisteminin’, ‘özel hayatın gizliliği’ ilkesi kapsamında bulunması karşısında, ‘uygulamanın sınırlarını, usul ve esaslarını’ gösteren bir yasal dayanağının bulunmaması, toplanan verilerin ileride başka bir şekilde kullanılmayacağına dair bir güvencenin mevcut olmaması göz önüne alındığında, temel haklar ve Anayasal ilkeler ile uluslararası sözleşme kuralları ile bağdaşmayan dava konusu işlemde hukuka uygunluk bulunmadığı sonucuna varılmıştır.”
Mahkemenin verdiği kararın isabetli olup olmadığı konusunda çeşitli görüşler var elbette ancak şu bir gerçek ki, teknolojinin ulaştığı bu noktada bizi her gün yeni bir sorun ve yeni araştırmalar bekliyor olacak.
Konuyla İlgili Bir Başka İçeriğe Göz Atmak İsteyebilirsiniz:
https://www.lawtudent.com/makale/iphone-xin-yuz-tanima-teknolojisi-gorundugu-kadar-masum-mu/
Haberin Tamamı İçin:
https://www.haberler.com/mahkeme-yuz-tanima-sistemini-hukuka-aykiri-buldu-11506977-haberi/
http://www.diken.com.tr/universite-hastanesindeki-yuz-tanima-sistemi-yargidan-dondu/
[zombify_post]
0 Yorum