İşe İade Davalarında Karar Nasıl Kesinleşir?

İşe iade davaları, tespit davası niteliğindedir. Sadece davanın kazanılmış olması yeterli olmamakla birlikte bir takım şekil şartları gereklidir. 4857 Sayılı Kanun5 min


62

İŞE İADE DAVALARINDA KARARIN KESİNLEŞME SÜRECİ

İşe iade davaları, tespit davası niteliğindedir. Sadece davanın kazanılmış olması yeterli olmamakla birlikte bir takım şekil şartları gereklidir. 4857 Sayılı İş Kanunu’nun 21. Maddesine göre, işe iade davasını kazanan işçi, kesinleşen mahkeme kararının kendisine tebliğinden itibaren 10 iş günü içinde işe başlamak için işverene başvuruda bulunmak zorundadır. Kesinleşmiş karar için mahkemeden kesinleşme şerhi talep edilmesi gerekmektedir. Yerel mahkemelerce verilen kararlara;  Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulması ve 20.07.2016 tarih itibariyle işe başlamasının ardından istinaf yoluna başvuru mümkün hale gelmiştir. Değişiklik göstermekle ile beraber genel algıya bakıldığında 4-5 aylık bir süreçte dosyaları karara bağlayabilmektedirler. Bölge Adliye Mahkemeleri’nin verdikleri kararın ardından temyiz yoluna gidilmesi eskiden mümkün iken; 22/5/2003 tarihli ve 4857 sayılı İş Kanunu’nun 20. maddesinin birinci ve üçüncü fıkraları değiştirilmiştir. Üçüncü fıkrada değiştirilen madde şu şekildedir:

“Dava ivedilikle sonuçlandırılır. Mahkemece verilen karar hakkında istinaf yoluna başvurulması hâlinde, bölge adliye mahkemesi ivedilikle ve kesin olarak karar verir.” 

 

İlgili Kanun maddesine göre işe iade davalarında 01.01.2018’den itibaren temyiz yolu gidilemeyecek, Bölge Adliye Mahkemesi’nin verdikleri kararlar kesin kabul edilecektir.

Yukarıda da bahsedildiği üzere bu 10 günlük sürenin başlaması için kararın kesinleşme şerhli olarak davacı işçiye tebliği gerekmektedir. Kanundaki yazan bu düzenleme nedeniyle Yargıtay kararlarında işçinin kendi olanakları ile kararın kesinleşmesini öğrenmiş olmasının yetmeyeceğinin, bu kararın kesinleşme şerhli olarak işçiye tebliği ile 10 günlük sürenin başlayabileceği ortaya konulmaktadır. 10 iş günlük tebliğ süresi çok önemli olup hak düşürücü niteliktedir. Bu nedenle süresi içerisinde başvuruda bulunmayan işçi için işveren tarafından verilmiş olan fesih geçerli bir feshe dönüşecek ve işveren sadece hukuki sonuçlar ile sorumlu olacaktır. İşçi işe başlatılmama durumunda alabileceği tazminatlara da hak kazanamayacaktır. Fakat kendisine zamanında başvuruda bulunmuş işçiyi işveren 1 ay içinde işe başlatmak zorundadır. Başlatmak istemiyor ise işçiye, “İşe başlatmama”  tazminatı ödeyerek iş sözleşmesini feshedebilir. Ancak işveren tazminattan kaçmak amacıyla işçiye işe başlaması için gel davetinde bulunuyorsa, tazminattan kaçamayacaktır. Aynı zamanda işverenin davetine rağmen işçi icazet etmeyerek işe başlamazsa işveren tarafından yapılan fesih geçerli hale gelmekte ve işçinin boşta geçen süre ücreti ve işe başlatmama tazminatını alması mümkün olmamaktadır. Bu halde işçi, sadece kıdem ve ihbar tazminatını talep edebilir.

İşçiyi işe geri almaya karar veren işveren için karşılıklı sözleşme hiç feshedilmemiş hükmünde olacaktır. İşe geri alınan işçinin ücreti tekrar belirlenirken işe gelemediği zamanlar içerisinde emsal işçilere yapılmış ücret artışları da hesaba katılarak tekrar işveren tarafından bir ücret belirlenecektir. Sözleşme hiç feshedilmemiş gibi sayılacağı için eski sözleşmesinden doğan sosyal hakları da devam edecektir. Aynı zamanda işveren işe iade davasının kazanılmasının ardından işçinin bu dava süreci boyunca çalışamadığı günler için 4 aylık ücret ve diğer haklarını ödeyecektir. Hukuk Muhakemeleri Kanunu göz önünde tutulduğunda davanın seri muhakeme edilmesi ilkesi yer aldığından yasamızda da davanın sonuçlanması için 3 aylık bir süre öngörülmüştür. 4 aylık boşta geçen günler için ödenmesi gereken süre kesindir ve fazlasının ödenmesi işverenden istenilemez. Boşta geçen süre ücreti ancak karar kesinleştikten ve işe alım gerçekleştirildikten sonra ilamsız takibe konu olacaktır. Faiz ise en yüksek mevduat faizi olup işe alınmanın ardından işlemeye başlayacaktır. 4 aylık ücretin işçiye ödenmesinin ardından bu ücretler adına Sosyal Güvenlik Kurumuna işçi adına bildirimde bulunarak primleri de yatırılmalıdır.

Zamanında işe başlatmadığı işçi için ödemesi gereken işe başlatmama tazminatının süresi ise 4-8 ay arasında değişmektedir. Bu tazminat da ancak ilamsız icraya konu olmaktadır. Faiz başlangıcı ise ancak icra veya dava başlangıcı olarak kabul edilmektedir. İşe başlatmama tazminatı gelir vergisinden istisna olup sadece damga vergisinden sorumlu tutulmaktadır. Bu nedenle faiz oranı yasal faizdir. İşverenin kendisine başvuruda bulunmuş işçiyi işe almak için 1 ayı geçirmesi durumunda da bu tazminatı ödemesi istenmektedir. Ödenen kıdem ve ihbar tazminatları tutarlarının boşta geçen süre ücretini aşması durumunda ise işveren icra yoluyla işçiden kalan tutarları tahsil edebilir. Ancak tazminatların işçi tarafından iade edilmemesi iş sözleşmesinin işveren tarafından haklı nedenle sözleşmeyi tekrar feshine olanak vermemektedir. İşe iade davası sonrası işine geri dönenen işçinin kıdem süreleri tekrar hesaplanırken; ücreti, boşta geçen hesaplanmış 4 aylık süresi ve geçmiş çalışmaları değerlendirilerek hesaplanır. 4 aylık süre haricindeki mahkeme süreci hesaba katılmamaktadır. İşveren tarafından işe alınan işçi aynı veya farklı nedenlerle sözleşmesi işveren tarafından feshedildiğinde işe iade davasının geçersizliğini ileri sürerek tekrar açabilir.

İşe iade davalarında işçinin açtığı, mahkemeden asıl talep edilen, feshin geçersizliğinin tespitidir. Verilecek karar işçinin süresinde yapmış olduğu başvuru ve işverenin işe başlatmaması şartlarına bağlı olduğundan, icra takibi yapılırken sıkıntılara neden olabilecektir. Bu nedenle işe başlatmama tazminatı, sadece süre olarak belirlenecek, ödenecek tazminat tutarına ilişkin bir belirleme yapılamayacak ve ilamlı icraya konu edilemeyecektir. Yargıtay’da da işe başlatmama durumunda belirlenecek tazminatın ve boşta geçen süreye ilişkin ücret alacağının tespit hükmünde olduğu kabul edildiğinden; miktar belirtmeksizin, yalnızca süre olarak belirlenmesi yeterli kabul edilip icrai nitelikte hüküm kurulmasının yanlış olduğu görüşü savunulur. Ancak verilen hükmün, yargılama giderleri ve vekalet ücreti hakkındaki kısmının eda niteliğinde sayıldığı diğer tüm kısımların tespit niteliğinde görüşü Yargıtay kararlarına yerleşmiştir.

İlamlı icraya konu edilen davalar niteliği itibari ile eda davaları olarak kabul edilir.

İcra iflas kanunu madde 24 ve devamında ilamlı icra düzenlenmiştir.

Bir menkulün teslimi (m. 24),

Çocuk teslimi (m. 25),

Gayrimenkul tahliye ve teslimi (m. 26 vd.), 

Bir işin yapılması veya yapılmaması (m. 30), 

İrtifak hakları (m. 31), 

Para ve teminat verilmesi (m. 32)

Yukarıdaki ilamlar ilamlı icraya konu edilebilecektir.

 

Tespit hükümleri ise icra iflas kanununca ilamlı icraya konu olmamaktadır. Bu nedenle mahkemenin verdiği tespit hükmündeki karar doğrultusunda verilecek işe başlatmama tazminatı ve boşta geçirilen günler için ödenecek tazminat doğrudan ilamlı icraya konu olamayacak dava tespit hükmünde kabul edildiğinden ilamsız icraya konu olacaktır.

İşe iade davalarında bakabileceğimiz başka bir konu ise; bu davalarda maktu vekalet ücretine hükmedilme durumudur. İşe iade kararının ardından; vekalet ücreti, yargılama gideri ilamlı icra olarak yapılabilmektedir. Fakat işe iade davalarında yargılama giderleri ve vekalet ücretlerinin kararın kesinleşmesinden sonra mı yoksa hemen mi icraya konulabileceği tartışmaya açıktır. Yargıtay 12.Hukuk Dairesi’nin 13.03.2007’de vermiş olduğu karara göre; işe iade davalarına ilişkin kararların kesinleşmeden sonra icraya konlabileceğine dair bir hüküm bulunmadığı görülmektedir. Bu nedenle vekalet Ücreti ve yargılama giderleri için kesinleşmenin beklenilmesi gerekmemektedir. Fakat diğer daireler farklı görüşlere sahip olup kesinleşmeyi beklemektedir.

Kaynakça

https://www.isveiscidavalari.com/ise-iade-kararindan-sonraki-surec-kararin-icrasi-faiz-bosta-gecen-sure-ve-ise-baslatmama-tazminati-hesabi.html

https://www.isveiscidavalari.com/ise-iade-kararindan-sonraki-surec-kararin-icrasi-faiz-bosta-gecen-sure-ve-ise-baslatmama-tazminati-hesabi.html

http://www.mevzuat.gov.tr/Metin1.Aspx?MevzuatKod=1.5.4857&MevzuatIliski=0&sourceXmlSearch&Tur=1&Tertip=5&No=4857

 

 

 

[zombify_post]


Beğendiniz mi? Arkadaşlarınızla Paylaşın!

62

2 Yorum

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

  1. Merhaba kolay gelsin. Ben işe iade davası kazantım işveren benı işe almadı tazminat felanda vermedi nasıl bir yol izlemeliyim