Tarihi Bir Karar: “Artık çocuk, annesinin soyadını taşıyabilecek!”

3 min


84

Anayasa Mahkemesi 2015 yılında verdiği kararla, 2012 yılında Diyarbakır Adliyesi’nde gerçekleşen bir boşanma davasının ardından çocuğunun velayetini alan annenin ‘soyisim’ mücadelesinde emsallik bir karara imza atmış ve annenin çocuğuna soyismini verememesini anayasaya aykırı bularak yerel mahkemeye göndermişti.

Üç yıllık hukuki sürecin ardından Yargıtay son sözü söyledi. Yargıtay 2. Hukuk Dairesi Başkanı Ömer Uğur Gençcan'ın sosyal medya hesabından “Tarihi kararımız” başlığıyla duyurduğu karara göre; kocasından boşanmış bir kadın, velayeti kendisine verilmiş olan çocuğuna 'kendi soyadının verilmesini' Aile Mahkemesi'nden isteyebilecek. Yani artık çocuklar annelerinin soyadlarını taşıyabilecekler. Şimdi bu emsallik kararın ayrıntılarına bakalım…
    

Anne Hayriye Özdemir, eşinden 2012 yılında Diyarbakır 1. Aile Mahkemesi'nin kararıyla boşandı. Çocuğun velayeti anneye verildi. Özdemir, velayeti kendisinde bulunan çocuğuna kendi soyadını vermeyi talep etti. Diyarbakır 5. Asliye Hukuk Mahkemesi, Özdemir'in 24.02.2012 tarihinde yaptığı başvuruyu 16.04.2012'de kabul etti. Mahkeme kararının gerekçesi 2525 sayılı Soyadı Kanunu'nun 4. maddesinin 2. fıkrasında yer alan: "Evliliğin feshi veya boşanma hallerinde çocuk anasına tevdi edilmiş olsa bile babasının seçtiği veya seçeceği soyadını alır." ifadesinin AYM'nin 08.12.2011 tarihli kararıyla feshedilmesini gösterdi. Temyize götürülen bu karar Yargıtay 18. Hukuk Dairesi'nin 06.06.2012 tarihli kararıyla bozuldu. Gerekçeli kararda 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 321. maddesi bozma gerekçesi olarak gösterildi. Bu maddede: "Doğru nesepli çocuğun; babanın soyadını taşıyacağı, boşanma ve ölüm üzerine velayetin annede olmasının soyadında herhangi bir değişikliğe neden olmayacağı, babanın soyadı ve çocuk reşit olduktan sonra kendi soyadı, usulüne uygun olarak açacağı bir dava sonunda verilecek bir kararla değişmedikçe çocuğun soyadının da değişmeyeceği” ifadesi yer almaktadır. Bunun üzerine Diyarbakır 5. Asliye Hukuk Mahkemesi, Yargıtay 18. Hukuk Dairesi'nin bozma ilamını gerekçe göstererek, 24.09.2012'de davanın reddine karar verdi.
  

   

Özdemir, bu kararın Yargıtay 18. Hukuk Dairesi'nce 17.01.2013’te onanması ve kararın düzeltilmesi talebinin yine aynı dairenin 08.04.2013 tarihli kararıyla reddedilerek; kendisine kararın 03.05.2013’te tebliğ edilmesinin ardından 20.05.2013’te AYM’ye bireysel başvuru hakkını kullandı.

Demin de bahsettiğimiz AYM’nin 2015 yılında verdiği gerekçeli kararda, 2525 sayılı Soyadı Kanunu’nun 4. maddesinin 2. fıkrasının AYM tarafından feshedilme gerekçesine atıfta bulunularak kadın ve erkeğin evlilik süresince evliliğin sona ermesinde eşit hak ve sorumluluklara sahip olmaları gerektiğine ilişkin uluslararası sözleşme hükümleri bulunduğu hatırlatılmıştı. Gerekçeli kararda söz konusu maddenin, eşlerin evliliğin devamı boyunca ve boşanmada sahip oldukları hak ve yükümlülükler bakımından aynı hukuksal konumda oldukları, erkeğe velayet hakkı kapsamında tanınan çocuğun soyadını seçme hakkının kadına tanınmamasının velayet hakkının kullanılması bakımından cinsiyete göre ayrım yapılması sonucunu doğuracağı, bunun da anayasanın 10. ve 41. maddelerine aykırı bulunduğu gerekçesiyle iptal edildiği vurgulanmıştı.

KAYNAKÇA

https://www.sozcu.com.tr/2018/gundem/tarihi-karar-cocuklar-artik-annelerinin-soyadlarini-tasiyabilecek-2343702/

https://anayasatakip.ku.edu.tr/wp-content/uploads/sites/34/2017/08/Yasin-Alperen-Karaşahin-Anne-ve-Babası-Boşanan-Çocuğun-Soyadı.pdf

http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/turkiye/956658/AYM_den_karar__Cocuklar_artik_annelerinin_soyadlarini_tasiyabilecek.html

https://www.ajanshaber.com/bosanma-sonrasi-cocuklar-annelerinin-soyadini-alabilecek-haberi/423504

[zombify_post]


Beğendiniz mi? Arkadaşlarınızla Paylaşın!

84

0 Yorum

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.