Geçtiğimiz günlerde TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu "torba tasarıda" yer alan RTÜK'ün denetleme yetkisiyle ilgili Doç. Dr. Hamit Ersoy açıklamada bulundu.
Ersoy alınan kararın internet ortamında yapılacak yayıncılıkla ilgili olduğunu vurguladı.
"RTÜK' ün böyle bir görevi üstlenmesi hem yasal hem de pratik açıdan mümkün değil. Yapılmak istenen düzenleme öncelikle sadece karasal, uydu ve kablo ortamında yapılan yayıncılığın internet ortamındaki uzantısı şeklinde. Yani internet ortamında yapılacak yayıncılıkla ilgilidir."
Ancak alınan kararlar YouTube, Twitter, Facebook ve benzeri resmi yayıncılık gerektirmeyen platformları kapsamamaktadır.

Alınan karar Puhu TV, Blu TV gibi Türkiye merkezli yayın yapan kuruluşlar haricinde Netflix gibi yabancı ve küresel kuruluşlar için de geçerli. Yerli ve yabancı kuruluşların yayın yapabilmesi için RTÜK'ten yayın lisansı, yayın yapan işletmecilerin ise yayın iletim yetkisi almak zorunda olduğu açıklandı.
Anayasa'nın 41. Maddesi doğrultusunda çocukları korumak yasal bir zorunluluktur.
Açıklamasında "Bu alanın denetlenmesi çocukların çok sakıncalı içeriklerle karşı karşıya kalmasını da beraberinde getiriyor. Çocukların korunması Anayasal bir zorunluluk olduğu için RTÜK, çocukları, gelecek nesli korumak adına bu alana el atmak zorundaydı. Yani yeni yasal düzenleme, geleneksel yayınları internet ortamına uzanan yayınları ile geleneksel ortamda yayın yapmayan fakat onların sahip olduğu içeriğin tamamını hatta ötesini içinde barındıran yayıncıları da denetleme imkanı verecek." sözlerini söyleyen Ersoy amaçlarından birinin çocukları korumak olduğunu belirtti. İçerisinde cinsel istismar, yaralama, adam öldürme, küfür ve argo içeren yayınlara ulaşmanın çok kolay olduğu ve bu tarz görüntülerin çocukların geleceği açısından iyi örnek oluşturmadığı şüphesiz. Tam da burada RTÜK'ten önce ebeveynlere büyük bir sorumluluk düşmekte.
0 Yorum